20 Kasım 2009 Cuma

Okko Rezaleti: Kilolarca Yiyeceği Kilitleyip Gittiler



Blogumda haber yapmayı hiç düşünmemiştim ama bizzat şahit olduğum bu olayı paylaşmadan edemeyeceğim.

İlk şubesinin Anadolu Yakasında olduğunu duyduğum şarküteri-market iki sene evvel Ulus'taki evimin köşesine açıldı. Tabi ki merak edip gittik ve özenle hazırlanmış vitrinlerden, görsel bir şölene dönüştürülmüş şarap ve şarküteri reyonlarından etikilenmeden edemedik. Herşey vardı mahallemizin şarküterisinde, şaraptan, ete, hazır mezelerden, peynir ve sebzeye, temizlik malzemelerinden çevirilmiş tavuğa kadar.  Fiyatların da bir hayli yüksek olmasına rağmen boş olduğuna, müşterisi olmadığına hiç şahit olmadım diyebilirim.

Domuz yiyen ve şarküteri dostu biri olarak pek çok kere salam ve sandviç reyonuna uğramış, görevlinin eli çok ağır olsa da sabırla sandviçimi beklemiş, misafir olarak gittiğim yemeklere fayiş fiyata sattıkları italyan şaraplarından alıp götürmüştüm. Hatta, geçen kış turşu kurmak isteyen ananeme, sivri biberi Okko'dan alıp 1 kilosuna 12 TL ödediğimi de hiç unutmam...

Fakat tüm bunlar son günlerde mahallemizde yaşanan olayın yanında sıfır kalır. Geçtiğimiz haftasonu eve gitmeden biraz salam, güzel bir peynir ve bir de şarap alıp biraz keyif yapayım diye Okko'nun otoparkından içeri girmeye teşebbüs ettim. Her zaman müthiş bir güleryüzle arabama park yeri gösteren, hatta park eden, sonra da paketlerimi arabaya kadar taşıyan arkadaş; 'Hanımefendi 1-2 saatliğine kapalıyız, cenazemiz var' dedi. 'Başınız sağolsun' diyip yoluma devam ettim. Üzerinden bir hafta geçti Okko açılmadı! Astoria'daki şubenin iş yapamayıp kapandığını duymuştum ama bu şekil bir zarar ve israfla kapatacaklarını aklıma getirememiştim. Okko, tam 10 gündür içerisindeki tüm yiyecek, içecek, sebze, meyve herşeyiyle kapısına kilit vurulmuş, ışıkları söndürülmüş duruyor. Öyle bir tablo ki, ön tarafta kalan cam vitrinde karnıbaharlar, mandalinalar, narlar, güzelim avokadolar özenle dizilmiş, sıralarında bekliyorlar. Eve dönerken önünden her geçtiğimde bakıyorum, tık yok kıpırtı yok hiçbir hareket yok. Cenaze bile olsa 7'si geçeli neredeyde bir hafta oluyor. İçerideki hazır yemek ve et ve şarküterileri düşünemiyor, o kapılar açıldığında, haftalardır bekleyen çürümüş gıda kokusunu ise tahmin etmek dahi istemiyorum. İçeride kilolarca et vardır, hatta 20 - 30 aileyi yıllarca besleyecek gıda...  Yazık değilmi? Korkunç, tüyler ürpertici bir israf değil mi bu? Etrafta aç insanlar varken olacak iş mi? Madem cenazeniz var helva yerine, bozulacak çürüyecek pahalı yiyeceklerinizi dağıtın.

Mahalle'de çıkan dedikoduya göre ise, piyasaya 10 milyon dolar borcu varmış Okko'nun. Kimbilir... yüzde iki yüz karla satarak da ödeyemediyse borçlarını belki de bir hata vardır bu işte. Her ne olduysa, yazıktır, ayıptır, günahtır. Açın o kapıları, bari garibana dağıtın bayram öncesi... borçlarınızı silmez ama bir dua alırsınız, belki işleriniz yolunda gider.

Bunu gördükten sonra bir daha kapısından adım atmam, evde kalan bir tabak makarnayı bile üşenmeyip sokak kedilerine veriyorum, içim acıyor Okko'nun önünden her geçtiğimde. Hem üzülüyor hem kınıyorum bu umursamazlığı!


3 yorum:

Hayat Belki Bazen dedi ki...

Sahibinin Kanada'ya kaçtığını söylüyorlar.Yazdığınız gibi bu kaçıştan önce en azından yiyeceklerin dağıtılması sağlanabilirmiş ama çalışanlarında alacağı olduğu için sanırım bunun organize edilmesi mümkün olmamış.Çalışanlarına borcu olan bir işletme, ürünlerini halka ücretsiz dağıtmayı çalışanlarına açıklayamazdı sanırım.

AZS dedi ki...

Açıklayamazdı tabii, bayram paketleri yapıp dağıtsaydı bari.. o zamanda Kanada'ya kaçış ortaya çıkardı tabi.. Ne düşüncesiz, ranttan başka birşeyi önemsemeyen, ne kötü insanlarmış bunlar. Kimbilir kaç güleryüzlü insanı mağdur ettiler.

Unknown dedi ki...

Muhsin Okuyucunun eşinin kardeşi de yıllar önce bu şekilde kanada'ya kaçmıştır.
Batak vs değil..Kendilerini şahsen tanıyorum.Bunu kasıtlı ve bilerek yaptılar.Kaçacakları güne kadar sır gibi sakladılar ve kimseye haber vermeden bir gece ailecek ülkeyi terkettiler.Yıllarca emek veren insanlara bir kuruş dahi ödeme yapmadan şerefsizce kaçtılar.Kaan Okuyucu,Güler Solmaz,Gönül Solmaz Toronto şehrinde rahat rahat fink atıyorlar :)) Allah arkalarında bıraktıkları gözü yaşlı emekçiler gibi birgün süründürsün hepsini inşallah..